Arçelik olarak suya büyük saygı gösteriyor ve öncü bir şirket olma sorumluluğumuzu yerine getirmek için azimle çalışıyoruz. Bunun için en gelişmiş teknolojileri geliştirip üretim ve ürünlerimizde kullanıyoruz.


İnsan nüfusundaki artış ve kentleşme, özellikle tarım ve sanayide olmak üzere, tüm sektörlerde su kullanımının artmasına neden oluyor. Sınırlamalarla dolu bir dünyada gelişip başarılı olmak ve tüm topluma daha iyi erişim sağlamak için, su etkin bir biçimde yönetilmelidir. İlk aşamada, temiz su tüketimini en aza indiren ve üretim süreçlerinde suyu daha az/yeniden kullanan ürün ve hizmetler geliştirilmelidir.

Arçelik olarak suya büyük saygı gösteriyor ve öncü bir şirket olma sorumluluğumuzu yerine getirmek için azimle çalışıyoruz. Bunun için en gelişmiş teknolojileri geliştirip üretim ve ürünlerimizde kullanıyoruz. Tüm faaliyetlerimizde suyun yeniden kullanımını ve verimliliği artırmak için yeni üretim teknolojilerine yatırım yapıyoruz. Üretimde su kullanımımızı asgari seviyeye indirmenin yanı sıra, ürün geliştirme stratejimizde tüketicilerimizin toplam su ayak izinin azaltılması da önemli rol oynar. Raporlanan ülkelerde gerçekleştirdiğimiz su verimliliği ve yağmur suyu toplama projeleriyle 11 yıl içinde 1,98 milyon m³ su tasarrufu sağladık. Bu miktar Türkiye’deki yaklaşık 2,5 milyon hanenin günlük su tüketimine eşdeğerdir. Son 10 yılda, Türkiye operasyonlarımızda üretimde su tüketiminin toplam miktarını %48 oranında azaltarak neredeyse yarıya indirdik.

2020’de gerçekleştirdiğimiz su verimliliği ve yağmur suyu toplama projeleriyle Romanya, Türkiye, Güney Afrika, Rusya ve Tayland’daki üretim tesislerimizde toplam 352.844 m³ su tasarrufu sağladık. Farklı operasyonlarda uygulanan su verimliliği projeleriyle 2019’a göre su çekiminde Türkiye’de %18, Romanya’da %13, Rusya’da %9, Tayland’da %29, Güney Afrika operasyonlarında ise %13’lük bir azaltma sağladık.


Su kullanımının yanı sıra faaliyet bölgelerimizdeki kimyasal ve biyolojik arıtma tesislerinde deşarj edilen atık suları özelliğine uygun olarak arıtıyoruz ve standartlara uygunluklarını periyodik olarak kontrol ediyoruz. Bunu yaparken de su kaynaklarını ve biyolojik çeşitliliği korumak için yasal atık su deşarj sınırlarını aşmıyoruz. Faaliyetler kapsamında yer üstü su kaynaklarından su çekilmemektedir.

Su Riskleri Yönetimi

Çevre Koordinasyon Çalışma Grubu, Arçelik stratejisine uygun olarak su risklerini yönetir ve su verimliliği çalışmalarını yürütür ve Sürdürülebilirlik Kuruluna raporlar. Sürdürülebilirlik Kurulu, su risklerini, stratejileri ve iş hedeflerine etkisini üçer aylık dönemlerde izleyip değerlendirir. Kurul, Arçelik puanlama sistemi çerçevesinde riskleri ve fırsatları önceliklendirir. Bu riskler ve fırsatlar; finansal, itibar, üretim, insani ve hukuki etkiler dikkate alınarak Arçelik puanlama sistemine göre puanlanır ve en yüksek puan, etki noktası olarak tanımlanır. Arçelik Global şirketler grubuna yeni katılan ortak girişimlerin ve satın alınan şirketlerin değerlendirme kriterlerinde, çevresel riskler ve iklimle ilişkili fiziksel riskler dikkate alınır. Dahili su riskleri, Dünya Doğal Hayatı Koruma Vakfı (WWF) Su Riski Filtresi ve Dünya Kaynakları Enstitüsü (WRI) Aqueduct Susuzluk Riski Atlası kullanılarak belirlenir ve bu araçların analiz sonuçları yıllık olarak gözden geçirilir.

Su Riskleriyle İlgili Fiziksel Risk Eylem Planı

Küresel ısınma düzeyinin “2 °C’nin çok altına” düşürülemeyeceğini ve sonuçta ancak “1,5 °C”ye düşürülebileceğini öngören olası bir senaryoda şirketler, aşırı küresel ısınmayla ilişkili fiziksel risklerden kaynaklanan finansal ve operasyonel risklerle karşı karşıya kalacaktır. Bu durumda da Hükümetler Arası İklim Değişikliği Paneli (IPCC) Temsili Konsantrasyon Rotalarına (RCP’ler), gaz konsantrasyon hattına, RCP 2.6, RCP 4.5 ve RCP 8.5’e göre küresel ısınma düzeyinin 2,6 °C ila 4 °C değişmesi beklenir. Fiziksel iklim riskleri açısından Arçelik için en önemli risk unsuru olan su stresi riski, Arçelik iç analizi ve S&P TruCost Metodolojisi kullanılarak belirlenir. Bu nedenle yapılan su risk analizi sonuçlarına göre de uzun dönemli eylem planları oluşturulur.

2019’da gerçekleştirilen IFC Su Verimliliği Projesi kapsamında Türkiye, Romanya, Rusya, Güney Afrika, Tayland ve Pakistan’daki 17 üretim tesisi, IFC veri tabanında yer alan, sektörün Avrupa’daki en iyi uygulamalarıyla karşılaştırıldı. IFC’yle birlikte Arçelik üretim tesisleri için Su Verimliliği Raporu hazırladık ve su verimliliğinin artırılması için gerekli alanları belirledik. Projenin çıktıları doğrultusunda 2030 yılı için su hedefimizi belirledik. Üretim hattında kapalı devre su sistemi kurmak isteyen tüm üretim tesislerinde su geri dönüşüm oranını* %70’e çıkarmayı hedefledik ve risk adaptasyon planlarımız kapsamında bunu 2030 hedeflerimiz arasına aldık.

Internal Water Price (IWP) kullanarak suyun gerçek fiyatını belirliyor ve su altyapısına yatırım yapmayı teşvik ediyoruz. IWP hesaplaması için, operasyon bölgelerimizde yer alan havzalardaki su stresini belirledik ve 2020, 2030 ve 2040 yılları için üç farklı senaryo analizi ve su stresi projeksiyonu hazırladık.


* Su geri dönüşüm oranı = Geri dönüştürülen toplam su miktarı/Çekilen toplam su miktarı


Arçelik Su Politikası belgesine buradan erişebilirsiniz.

Arçelik Karbon Saydamlık Projesi (CDP) Su Raporlarına buradan erişebilirsiniz.

Arçelik’in Türkiye, Romanya, Rusya, Güney Afrika ve Tayland operasyonlarına ait su çekme verilerinin AA1000 doğrulama beyanı 2020 Sürdürülebilirlik Raporumuzda paylaşılmıştır.